T.C.

YARGITAY

11. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/9412

K. 2006/10012

T. 9.10.2006

DAVA : Taraflar arasında görülen davada İstanbul Asliye 10. Ticaret Mahkemesi'nce verilen 22.02.2005 tarih ve 2001/1473 - 2005/44 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Figen Yılmaz tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, müvekkiline ait gayrimenkulün davalı tarafından deprem ve yangın sigortası ile sigortalandığını, sigorta süresinin 25.09.1998-25.09.1999 tarihleri olduğunu, gayrimenkulün 17 Ağustos depremi ile hasar gördüğünü ve 12 Kasım depremi ile yıkıldığını, meydana gelen hasarın davalı sigorta şirketi tarafından sigorta sözleşmesi süresinin bittiği bildirilerek ödenmediğini, oysa kendilerine bu konuda hiçbir bildirim yapılmadığını iddia ederek hasar nedeni ile oluşan 78.276.000.000 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı sigorta şirketi vekili, dava konusu taşınmazda 17 Ağustos depremi sonrasında oluşan hasarın davacının daini mürtehin sıfatıyla yer alan Yapı Kredi Bankası Düzce şubesinin muvafakatını içeren belgeyi temin etmedikleri gerekçesi ile ödenmediği, 12 Kasım depremi ile meydana gelen hasar bedelinin de sigorta süresinin dolması nedeni ile ödemediklerini ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

Davalı banka vekili, dava konusu taşınmazda oluşan hasarı ödemekle yükümlü olmadıkları için taraf sıfatları olmadığını, davanın haksız fiile dayandığı için 1 yıllık zamanaşımı süresi olduğunu, esas yönünden ise müvekkilinin sigorta süresinin kendiliğinden uzatılacağı konusunda taahhütte bulunmadığını ve aksine sözleşmede hüküm olduğunu ayrıca, davacının da sigorta sözleşmesi süresi bitiminde müvekkili tarafından kendiliğinden yenilendiğini kanıtlanamadığını ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

Mahkemece, iddia, savunma, sunulan delillere göre, sigorta süresinin dolduğu, sigorta poliçesinin yenilenmediği ve taraflar arasındaki sözleşmeye göre davalı bankanın sigorta ettirme gibi bir yükümlülüğü de bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.

Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.00 YTL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 09.10.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.