T.C.

YARGITAY

17. HUKUK DAİRESİ

E. 2013/8117

K. 2013/8366

DAVA: Alacak hukukuna ilişkin davada Ankara 2.Asliye Hukuk ve 2.Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R: Dava;kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan alacağın rücuen tahsili istemine ilişkindir.

Ankara 2.Asliye Hukuk Mahkemesince,Türk Ticaret Kanunu'nun 4/1-a maddesine göre Ticaret Mahkemesi görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.

Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi ise davacının halef olarak dava açtığı, davanın nitelendirilmesi yapılırken sigortalı ile zarara neden olan kişi arasındaki hukuki ilişkiye bakılması gerektiği bu hali ile davanın ticari bir dava olmayıp haksız fiile dayalı tazminat davası olduğu bu nedenle asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı vermiştir.

6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir.

Diğer taraftan 818 Sayılı Borçlar Yasası'nın 41/1. maddesinde, "Gerek kasten gerek ihmal ve teseyyüp yahut tedbirsizlik ile haksız bir surette diğer kimseye bir zarar ika eden şahıs, o zararın tazminine mecburdur." hükmüne yer verilmiştir.

Somut olayda,6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi, yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir.

Diğer taraftan 818 Sayılı Borçlar Yasası'nın 41/1. maddesinde, "Gerek kasten gerek ihmal ve teseyyüp yahut tedbirsizlik ile haksız bir surette diğer kimseye bir zarar ika eden şahıs, o zararın tazminine mecburdur." hükmüne yer verilmiştir.

Somut olayda, davacı sigorta şirketinin, kasko sigorta poliçesi kapsamında sigortalısına ödediği hasar bedelini, haksız fiil sorumlusu olduğunu iddia ettiği davalıdan rücuan talep ettiği, davanın mutlak ticari nitelikte bulunmadığı anlaşıldığından, uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.'nin 21. ve 22. maddeleri gereğince Ankara 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 04.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.