ÖZET : Dava doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Nüfus kayıtlarının düzeltilmesine dair davalarda, yasal hasım olan nüfus müdürlükleriyle doğum tarihinin düzeltilmesi istenilen küçüğün velayet hakkına dayanılarak anne ve babasına, çocuk vesayet altına alınmışsa vasisine karşı davanın yöneltilerek gösterdikleri deliller toplanıp oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, doğum tarihinin düzeltilmesi istenilen kayden 16.12.1997 doğumlu kişinin ana ve babasının davalı olarak davaya dahil edilmemesi doğru görülmemiştir. Doğum tarihinin düzeltilmesine dair davalar diğer kayıt düzeltme davaları gibi kamu düzeniyle yakından ilgili bulunduğundan, hakim istemle bağlı kalmayarak kendiliğinden de yapacağı araştırmayla elde edeceği bulgulara göre ve diğer kayıtlarla çelişki meydana getirmeyecek şekilde karar vermek zorundadır.
DAVA : Tortum Cumhuriyet Başsavcılığının 31.10.2011 tarihli davanamesi ile M. F. D.'nin doğum tarihinin düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısıyla S. D. tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR : 1- )Dava, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'na göre açılan doğum tarihinin düzeltilmesi davası olup Kanunun 2- )Nüfus kayıtlarının düzeltilmesine dair davalarda, yasal hasım olan nüfus müdürlükleriyle doğum tarihinin düzeltilmesi istenilen küçüğün velayet hakkına dayanılarak anne ve babasına, çocuk vesayet altına alınmışsa vasisine karşı davanın yöneltilerek gösterdikleri deliller toplanıp oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, doğum tarihinin düzeltilmesi istenilen kayden 16.12.1997 doğumlu M. F. D.'nin ana ve babasının davalı olarak davaya dahil edilmemesi,
3- )Doğum tarihinin düzeltilmesine dair davalar diğer kayıt düzeltme davaları gibi kamu düzeniyle yakından ilgili bulunduğundan, hakim istemle bağlı kalmayarak kendiliğinden de yapacağı araştırmayla elde edeceği bulgulara göre ve diğer kayıtlarla çelişki meydana getirmeyecek şekilde karar vermek zorundadır. Yargıtayın yerleşik uygulamaları doğrultusunda, doğum tarihinin düzeltilmesi istenilen küçüğün gerçek yaşının tespiti için tam teşekküllü bir hastaneye şevki sağlanıp kemik grafileri de çekilmek suretiyle sağlık kurulu raporu aldırılması gerektiği düşünülmemesi,
doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Bu itibarla yukarda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu sebeplerle yerinde olduğundan kabulüyle şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istenmesi halinde temyiz edenlerden S. D.'ye iadesine, 02.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.